Züğürt Ağa- Oy Çalma Sahnesi
Oy sayma işindeydim, birden aklıma instagramda bugün
gördüğüm Züğürt Ağa’daki meşhur sahne geldi. Şener Şen çocuklarıyız biz, çoğu
filmini kaçar kez seyretmişizdir, kahkahalarla. Ama bugün idrak etti bir şey
daha bende. Zaten memlekette olan biten bu vodvil- korku filmi karışımı “şey”
bende idrakta tavan yaptırdı gibi geliyor bana. Onlardan bir tanesi de bu sabah
yaşandı bünyemde.
Film sahnesini de ekledim bloğa, ama daha görür görmez
hatırlayacak çoğunuz. Bu sahneye gülmek harikaydı… “Ha
ha ha memleketin haline bak, ha ha ha… “
Bu kez tam gülerken…
…aklıma bir hikaye geldi…
Bilirsiniz belki de.
Şapkacıyla maymunların hikayesi…Uzun hikayeyi hızlı anlatacağım…
Şapkacının biri bir gün şapkalarıyla ormanda uyuyakalır.
Uyandığında ne görsün! Şapkaları maymunlar çalmış, hepsi bir ağacın tepesinde, vals,
salsa allah ne verdiyse dans eder dururlar. Adam sinirle hepsine bağırır
çağırırken, birden farkeder ki, adam ne yapıyorsa maymunlar da aynısını
yapıyorlar. Bizimki uyanık, hemen kendi kafasındaki şapkayı sinirle yere
fırlatır. Taklitçi ibiş maymunlar da
aynısını yapar ve hepsi şapkalarını yere fırlatır. Amcam memnun, şapkaları
toparlar, maymunlara da el sallar. Taminim, bir kaç da hareket çeker, eller
kollar rahat durmaz malum… Evine döner.
Günler, aylar,yıllar geçer. Adam her yerde gülerek bu
hikayeyi anlatır, maymunlarla dalga geçerek. Çocukları da bu hikayeyle büyür,
akıllı babalarıyla gurur duyarak.
Oğlu büyür, şapkacı olur babası gibi. O zaman fazla
seçenek yok malum… Alır şapkaları, dolaşır sağda solda. Tabi masal bu, bir gün
dalar ormana. Ve tahmin edeceğiniz üzere, dalar uykuya. Tarih tekerrürü sever,
maymunlar gelir şapkaları araklar, ağaçlara çıkarlar. Delikanlı uyanır. Önce
şaşırsa da, hemen gururla hikayeyi hatırlar..
Gerisi malum…
Eller kollar, tehdit savurmalar… Ve şapkayı yere fırlatmalar…
Ama o ne! Maymunlar oralı olmaz. Oğlan çıldırır, şapkasını yerden alır alır
fırlatır tekrar, tepine tepine… Maymunlar karşısında kıkır kıkır…
Delikanlı şaşkın…
Ve o an maymunlardan biri çıkar der ki delikanlıya…
“Ne yani, bir tek senin baban mı anlattı sandın o hikayeyi?”
Tam 30 yıl olmuş o film yapılalı. 1985 imzalı..
Kimsenin paylaşamadığı o bir tek oya gülmüşüz 30 senedir. 30
sene öncesinde bize dokunmamış o oylar…
O hikayeye senelerce o oyları çalanlar da, çaldıranlar
birlikte güldük muhtemelen…
Şimdi daha ustaca çalanlara ilham olurken, biz çaldıranlara
pek bir ders vermemiş anlaşılan. Ben de dahil.
Maymunlara verdiği kadar…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder