5 Aralık 2017 Salı

KANADA’DA KIŞIN NELER YAPILABİLİR? (HENÜZ DONARAK ÖLMEMİŞLER İÇİN KILAVUZ)


Gözümüz aydın, dört mevsimin sultanı, sosyal medyanın eğlencesi Kanada’ya kış geldi...

Daha soğuklar başlamadan, “Amanın, soğuklar da kapıda!” nidaları doldurdu bile her yeri. Kanada’ya kış gelmesi büyük olaydır. Bahara kadar artık her sohbete soğuk havadan bahsetmekle başlanılır. Hadi diyelim ki benim gibi yeni gelenler için değişik bir şey. Hatta, ondan da emin değilim, zira Ankaralıyım, ve Ankara da Toronto kadar soğuk inanın. Daha buraya yağmamış olan kar, Ankara’ya yağdı bile. Ama çok eskiden göçmüşler bile bu “evet, evet, sahiden çok soğuk, donuyoruz, donabiliriz, Antarktika haltetmiş” telaşına katılıyorlar.  Bayılıyorum buna. Adı çıkmış bir kere. Donarak öleceğiz sanırsınız...

Ben de bu kez size o ölümcül Kanada kışında, henüz ölmemiş olanlar (allah uzun ömürler versin) neler yapabilir, anlatayım dedim.

Öncelikle bütün kahvecilerde Eggnog çıkar. Bir tür çakma sahlep. Adından da anlaşılacağı üzere, yumurta bazlı, baharatlı bir sıcak içecektir. Sonra snow candy, ya da diğer adıyla maple taffy zamanıdır kış. Bu eğlencelik tatlı bildiğimiz macun olup, karın üstüne akçaağaç şurubu dökerek yapılıyor. Bunun festivalleri de var Toronto civarındaki küçük şehirlerde. Dileyen Hz. Google’a danışsın, tarihleri ve yerleri öğrensin.

Sonra Toronto’da yılbaşı öncesi hediyelik eşya kermesleri başlar. En popüleri Distillery District’te olandır. Bir sürü ufak tefek hediyelikler meraklısına büyük heyecanlarla satılır. Ateşler yanar, etrafında sıcak şaraplar içilir. Konserler olur. Dev Noel ağacının önünde fotoğraf çekilir, Noel Babalar etrafta salınır. Bildiğiniz yılbaşı geyiği. Üç sene önce ben ilk geldiğimde parasızdı, şimdi haftasonu gitmek isterseniz 6 dolar girişi. Öyle böyle kalabalık değildir haftasonları. Donarak değil, ama ezilerek can vermek mümkündür. Toronto Christmas Market 23 aralığa kadar açık. Pazartesileri kapalıymış, bilginiz olsun. Detaylar www.torontochristmasmarket.com ‘da.

Esas “Yok biz öyle her yerde olan şeyler değil de, daha özel hediyeler almak isteriz, bize oralardan bahset” derseniz, sizi One of a Kind Show’a göndereceğim. Tasarımcıların katıldığı kocaman bir fuar. www.oneofakindshow.com websitesinde detayları var. 23 Kasım- 3 Aralık arasında Exhibition Place’de. Gez, gez, al, al bitmez. Giriş 15 dolar, haberiniz olsun.

Şimdi de sıra benim gibi olanlara geldi...O mükemmel bir şekilde pazarlanan krismıs ruhuyla pek bütünleşemeyen, kıştan anladığı, ruhun bir sürü şeyi tartma, biçme, değerlendirme, korunma, baharlara hazırlanma zamanı olduğuna inananlar için Toronto’da alışveriş yapmadan zaman nasıl geçer derseniz, size kar yağdığında  Beaches’e gitmenizi öneririm. Özellikle soğuk havalarda, ısı eksinin altına düştüğünde donmamak koşuluyla önleminizi alıp giyinerek gidip, yer yer buz tutmuş göle bir göz atın derim. Gölün etrafında donmuş her bir dalın yarattığı benzersiz masalsı tabloya doya doya bakın. O aydınlık beyazı içinize çekin. Ya da adalara salının, donmuş göl üstünde antreman yapan hokeycileri seyredin. Hokey maçından çok farklı, bale kadar güzel bir görüntü. Şehirde bir sürü yerde buz pateni de yapabilirsiniz. En tanınanı Philip Nathan Square’deki.

Uzağa gitme imkanınız varsa, Muskoka’da bir cottage tatili yapın. Ben Huntsville’de Cedar Grove Lodge’a gitmiştim. Sabah, akşam geyikler donmuş gölün üzerinde salınsın, seyredin. Gölde uzun uzun yürüyün, beceren buz pateni de yapabilir. Ya da buzda balık avlamayı deneyin. Dog sledding de çok değişik bir şey, www.torontoadventures.ca ‘den Toronto yakınlarındaki günübirlik turlara bakabilirsiniz. Köpekler kızaklarla sizi çekiyor, Andersen masalında  gibi hissediyorsunuz kendinizi. Hazır şehirden biraz uzaklaştınız, Collingwood’da Blue Mountain’a da uğrayın, kış geldi de bir kaymadı demesinler...


Hadi herkese keyifli donmalar... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder