21 Nisan 2014 Pazartesi

BENİM ANKARA'M...

Ankara'mdayım...

Benim bugüne dek kimselerle paylaşmadığım bir Ankara'm var. Oradayım şimdi...

Korkak Ankara'm. Tırsık Ankara'm. Geçmişim gibi...

Dışı başka, içi başka. Asla göstermek istemez kendini, ürker. Üstünde çok göz taşır. En baş kenttir çünkü. Çok şey bekler herkes ondan. Yirmilerimdeki ben gibi...

Olması gerekendir Ankara'm. Falsosuz görünendir. Sanki yalansızmış gibi. Bin türlü hile, hurda, torpil, dalaverenin mükemmelce gizlenmesidir halbuki. Annesini üzmek istemeyen ben gibi...

Tam alışmışken tekdüzeliğine, bir köşesinden iç ısıtan bir sürprizin fırlamasıdır. Hiç beklemediğin anda uzaklardan kalbine düşen bir geceyarısı itirafı gibi...

Sevenine güzeldir sadece. Her türlü çirkinliğiyle, yanlışıyla, zavallılığıyla kabullenilir. Hep "Yetti artık," diye bırakılıp, kredisi bir türlü tükenmeyen sevgili gibi...

Soğuktur. Kardır. Ayazdır. Ve tüm kışına rağmen saatlerce kıkırdayarak iç ısıtabilmektir benim Ankara'm...Yeni yetmeler gibi...

İlk aşk, son aşk ve tüm aşklar gibi anlaşılmazdır. Ota da, boka da konar misali yani. Kimselere anlatamazsın, alay ederler, inanmazlar diye. Gizli gizli sevilen sevgili gibi...





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder